Soru ve cevap üzerinden eğitim sistemini ele alan ve çözümler üreten Çakmak, sorunların üzerine gittiği açıklamalarda bulundu.

İşte Çakmak'ın yaptığı o açıklamalar:

Şu Korona günlerinde Sağlık Bakanlığı, dünyaya örnek uygulamalar ortaya çıkardı. YÖK, uzaktan eğitim imkânlarını kullandı. İnsiyatifi büyük ölçüde üniversitelere bırakarak aslında kötünün iyisini yaptı.

Milli Eğitim Bakanlığı da uzaktan eğitime başladı. Ancak ödev/sınav– ölçme değerlendirme mecburiyeti olmayınca derslere online katılım çok sınırlı hale geldi. Hangi öğretmen ve okul idarecisine rastlamışsam, uygulamanın yanlışlığına dikkat çekti

Beklediğimiz şey, Milli Eğitim Bakanlığının bu dönemi iyi değerlendirmesi idi. Milyonlarca ilk, orta ve lise öğrencisi derslerini evinde kendi kendine de olsa, ödev ve araştırma yaparak, kitap okuyarak değerlendirebilirdi. Öğretmenler, telefon ve internet imkanları ile öğrencilerle doğrudan yada dolaylı iletişim içine girebilir; öğrenci ders ve ödevlerin, hatta sınavlarını organize ve takip edebilirdi.

MEB açıkladı! Nakillerde puanlarda eşitlik halinde yaşı küçük olanlara öncelik verilecek...
MEB açıkladı! Nakillerde puanlarda eşitlik halinde yaşı küçük olanlara öncelik verilecek...
İçeriği Görüntüle

Dünya, açık defter kitap, sınavsız eğitimi tartışıyor. Ödev- proje-araştırma ağırlıklı eğitim öne çıkıyor. Sınavda bilgi yerine kazanımları değerlendiren ölçme yöntemleri geliştiriyor. Uzaktan eğitim ve dijital öğrenme imkânlarını eğitimin içine çekmeye çalışıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı ise, akıllı tahta ve tablet bilgisayarlar, EBA gibi dijital imkanlar bakımından Üniversitelerin hayli önünde bulunuyor. Peki bu imkanları ne kadar değerlendirebiliyor?

Salgın bize şunu öğretiyor: Bir kriz anında siz eğitiminizi eğer tek bir merkezden götürüyorsanız, bölgelere illere okullara insiyatif bırakmıyorsanız; hulasa müfredat tekeline sahipseniz sorunların altında eziliyorsunuz. Tüm okulların MEB’ bağımlılığı, tek merkezden yönetim çözümsüzlüğün kaynağı olmaktadır.

Bu sohbetimizde resmi okullara ve formal eğitime ihtiyaç var mı? sorusunu gündeme getireceğiz. Salgını fırsat bilerek Milli Eğitim bünyesinde hangi paradigma dönüşümleri yapabilir? ve salgın döneminde eğitim nasıl sürdürebilir? sorularına cevap arayacağız.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ